Sönme İlkesi

1 yorum
3.554


Klasik koşullanmada, koşullanma gerçekleştikten sonra, koşullu uyarcıdan (zil) sonra, koşulsuz uyarıcı (et) verilmezse, aradaki bağlantı zaman içinde zayıflar ve ortadan kalkar. Bu duruma “sönme” adı verilir. Pavlov’ un köpeği, zil sesinden sonra et almadığında, zil sesini duyduğu zaman çıkardığı salya miktarını azaltmış, 20–30 denemede zil sesinden sonra et verilmediğinde, zil sesine tepki (salya salgılama) vermeyi tamamen bırakmıştır.

Sönme, günlük yaşantımızda korku ve kaygılarımızın ortadan kalkmasında önemli rol oynar. Küçük bir çocuk, ilk kez doktora muayeneye gittiğinde, kendisine doktor (nötr uyaran) tarafından iğne (koşulsuz uyarıcı) yapılırsa, çocuk canı yandığı için ağlar (koşulsuz tepki), doktor ile iğne birbirine koşullanabilir ve çocuk doktora karşı korku geliştirir. Doktor, çocuk için koşullu uyarıcı, canının yanması, acı çekmesi ise koşullu tepki haline gelir. Korku geliştikten sonra, çocuk doktoru gördüğünde ya da doktora gitmesi gerektiğinde ağlar ve doktora gitmekten kaçmaya çalışır. Eğer çocuk pek çok kez doktora gitmesine rağmen, iğne olmaz ve muayene sırasında can acıtacak deneyim yaşamazsa, doktoru gördüğünde verdiği korku tepkilerinde önce azalma olur, zamanla da korku tamamen ortadan kalkar, yani “söner”. Günlük yaşantıda pek çok insanda var olan asansör, köpek, karanlık korkusu gibi korkuların zaman içinde ortadan kalkması büyük oranda sönme sonucunda olmaktadır.

Eğer davranış daha önce çok uzun süre pekiştirilmişse sönmesi uzun sürecektir. Daha önce çok sık pekiştirilen ya da sürekli pekiştirme tarifesi kullanmak yolu ile kazandırılan tepkinin şiddetinde bir süre sonra azalma görülebilir. Buna alışma etkisi denir. Örneğin; zile koşullanan bir köpeğin koşullanmanın başlangıcında zile verdiği salya tepkisi daha şiddetli iken (yani daha çok salya salgılarken), daha sonra bu tepki zayıflamaya, azalmaya başlar, işte buna alışma etkisi denir.

Bunun tersi olan tepkideki artma durumuna ise duyarlılaşma etkisi denilmektedir. Duyarlılaşmada, koşullanılan uyarıcıya başlangıçta daha az tepki verilirken, pekiştirecin hoşa gitmesi sonucunda, koşullanılan uyarıcıya daha fazla tepki verilir. Örneğin; köpek koşullanmanın başında zile daha az tepki verirken birkaç tekrardan sonra pekiştireç hoşuna gittiği için daha fazla tepki verir yani daha fazla salya salgılar. Bu durum duyarlılaşmaya örnektir.

Temel olarak, alışma ve duyarlılaşma ilgimizi çekmeyen şeylere boşa enerji harcamamızı engeller ve tepkilerimizi önemli gördüğümüz şeyler üzerinde odaklamamızı sağlar.

Öğretmenin dikkatini çekmek ve beğenisini kazanmak için uzun bir süre çeşitli girişimlerde bulunan bir öğrenci, öğretmenin onun hareketlerini bir türlü fark etmemesi üzerine bu girişimlerden vazgeçmiştir.

Bu öğrencinin girişimlerinden vazgeçmesi edimsel koşullanmadaki hangi kavramla açıklanabilir? (2001 – KMS) – SÖNME

 

Sosyal Medyada Paylaş Facebook Twitter Google+


Etiketler: , , , , ,
Eklenme Tarihi: 9 Mart 2013

Konu hakkında yorumunuzu yazın

Sönme İlkesi (1 Yorum)